6.3.10

Kitabları

  • Azərbaycan Cümhuriyyəti Tarixi. Bakı ,1991
  • Azərbaycan Kültür dərnəkləri. Ankara ,1949
  • Azərbaycan şairi Nizami. Ankara ,1951
  • Milli Təsanüd. Ankara,1978
  • Azərbaycan Respublikasının keçmişi ,teşekkülü  və indiki vəziyyəti. Ankara ,1923
  • Bizə hansı hökümət yararlıdır. Bakı ,1917
  • Acı bir həyat. Bakı , 1912

      Bu arada sərikimiz maliyyə komisyonu üzvlərindən Serebryakov mənə mü raciət edir: “Kobanı tanıyırsan, onu Bayıl həbsxanasından (Bakının Bayıl burnu deyilən xəlicində üc tərəfi su olan bir həbsxana qalası ki, bir zaman mən də bunun sakinlərindəndim) qacırmaq istəyirik, deyir. Bag gəzintisinin basarılı oldugu və yaxsı hasilat verəcəyi subhəsizdir. Bizim hissəmizə dusəcək gəlir hesabına yoldas Kobanın (yəni Stalinin) qacırılmasını finansə etmək uzrə gəzintinin mudiri sifətilə 200 rubləlik bir avans versəniz minnətdar olarıq”, deyir; isin təcili olmasına da Kobanın iki gun sonra gedəcək məhbuslar kafiləsi ilə gondərmək zərurəti ilə izah edir. “Hər ehtimala qarsı bəklədiyimiz nəticə aldıgımız avansı acəgə dərhal odəməyi təəhhud edirik”, deyə təminat verməyi də ihmal etmir. Məsələni yoldaslara deyirəm: istənilən avansı verməkdə bir maneə gorulmur.
                                                                   Tam Mətni
Əsrimizin səyavuşu,
Çağdaş Azərbaycan Ədəbiyyatı,
Çağdaş  Azərbaycan Tarixi.
 Bakı, 1991
 KAFKASYA TÜRKLERİ
     Bu eser; Yusuf Akçura'nın 1928'de "Türk Yılı 1928" adıyla neşrettiği yıllığın 474-522 sayfaları arasında yer almıştır.
   Eser dört bölümde düzenlenmiş. Tarihe bir bakış adı altındaki bölümde; Kafkasya'nın coğrafî durumundan, Türkler'in Kafkasya'daki nüfusundan ve Kafkasya'ya yerleşmesinden, Ruslar'ın Kafkasya'yı işgaline kadar olan tarihî geçmişinden bahsedilmektedir. "Rus istilâsında yüz sene" ana başlığı altındaki ikinci bölüm; adından da anlaşılacağı gibi, Ruslar'ın işgal yıllarını anlatıyor. Üçüncü bölümde; 28 Mayıs 1918 tarihinde ilân edilen Azerbaycan Cumhuriyeti'ni anlatmaktadır. Dördüncü ve son bölüme ise; Dağıstan Türkleri ele alınmış; coğrafî, ekonomik ve sosyal durumları anlatıldıktan sonra, 1917'den sonraki ve o günkü durumu ele alınmıştır.
   Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı Mehmet Emin Resulzâde tarafından yazılan ve Dr. Yavuz Akpınar, İrfan Murat Yıldırım, Selahattin Çağın'ın emekleriyle 112 sayfalık olarak hazırlanan bu eseri, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı neşretmiştir. Kafkasya'yı tanıyarak hareket edilmesine ışık tutan bir eserdir. (Basım yılı: 1993-I.Hamur)
      

İRAN TÜRKLERİ
      Mehmet Emin Resulzâde'nin "Türk Yurdu" ve "Sebilürreşad" dergilerinde yayınlanmış 14 makalesi toplanarak bu eser meydana getirilmiştir.
      Resulzâde bu yazılarında, her şeyden önce İran'daki Türkler'in varlığına dikkati çekiyor. Bu ülkenin "her zaman üçte biri Türktür!" diyor. Daha sonra da İran'ın siyâsî, iktisadî ve medenî hayatında Türkler'in oynadığı etkili rolü açıklıyor.
       Mehmet Emin Resulzâde'nin makalelerini Dr. Yavuz Akpınar, İrfan Murat Yıldırım, Sabahattin Çağın hazırlamış; Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, I. Hamur kağıda tamamı 112 sayfa olarak neşretmiştir.
Türkiye-İran, Azerbaycan-İran meselelerine bakış tarzı, yorumları ve teklifleri, bugün dahi bize ışık tutacak değerdedir. (Basım yılı: 1993)
 Rusya"da Siyasi Vaziyet
NIZAMI
Azerbaycan Cumhuriyeti
Keyfiyet-i Tesekkülü ve Simdiki Vaziyeti

     Azerbaycan'in taninmis fikir ve devlet adamlarindandir. Uzun yillar gazetecilik yapmis, siyasetle ugrasmisti. Türkçü, Islamci ve medeniyetçi olan Musavat Partisi'nin baskanligini yapmis, 28 Mayis 1918'de kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin cumhurbaskanligina getirilmistir.

     O, uzun yillar süren faaliyetleri ile Azerbaycan'da milli ruhun uyanmasinda, demokratik fikirlerin yerlesmesinde büyük rol oynamis, milletinin sevip saydigi essiz bir önder olmaya hak kazanmistir.

     Mehmet Emin Resulzade, bu kitabinda baslangicindan beri içinde bulundugu Azerbaycan milli hareketinin gelismesini, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurulusunu ve hangi sebepler yüzünden Bolsevik Ruslar'in eline geçtigini en yetkili kalemlerden biri olarak anlatiyor

Yrd.Doç.Dr. SEBAHETTİN Şimşir
AZƏRBAYCAN"ın İSTİKLAL MÜCADELESİ
Nəsiman  Yaqublu
Məhəmməd Əmin Rəsulzadə
-
Amcam Hamlet
            Esadullah Ahundov, çekirdekten kuyumcu, Baku'de Bolsevik Parti'nin ilk kayitli üyesi; Mehmet Emin Resulzade, gazeteci, Musavat Partisi'nin baskani; Ejder Babazade, durmadan savasan ve tutuklanan, sonunda canin kurtarmak için özlemini çektigi Türkiye'ye kaçan, yazarin babasi; Tagi Babazade, bir kere Hamlet'i oynayip o rolü hayati boyunca sürdüren, yazarin amcasi; Mirza Bala, Musavat Partisi'nin gizli teskilatinin basindaki adam son olarak Koba, yani nam-i diger Stalin.
     Azerbaycan; türkülerine bunca yakin, tarihine ise onca uzak oldugumuz ülke. "Uluslarin zindancisi, jandarmasi ve celladi" olarak tarihe geçen yeni Sovyet rejiminin 1917'de bir devrimci ayaklanma sonucunda yikilmasiyla, yeni Sovyet rejminin himayesinde kurulan bir halk cumhuriyeti. Sonra da, gölgesinde kaldigi Sovyetler'in devasa sorunlarinin bedelini kendi canlariyla, ailelerinin parçalanisiyla, sürgünlerde dagilarak ödemek zorunda kalan insanlarin diyari.

      Bugün adina Azerbaycan denilen yer, o zamanlar adsiz, topraklarinda barinan topluluk ise kimliksizken bu hareketin neresinde yer aliyordu? Azerbaycan, devrimden sonraki olaylarin gidisatini kendi arzu ettigi biçimde yönlendirebilmis miydi? Peki Sovyet yönetimi, devrim hareketi hep bir Rus Devrimi sayilsa, basarisi ve zaferi de hep Rus isçi sinifinin hanesine kaydedilse bile, devrimde ortak payi olan tutsak uluslara karsi taahhütlerini yerine getirmis miydi?

        Ne yazik ki her sey hayal edildigi gibi gitmedi, bir sürü ideal zaman içinde reel gerçekler adina feda edildi. Devrim'in rüzgariyla kurulan Bagimsiz Azerbaycan Cumhuriyeti de kisa bir süre sonra Sovyetlestirildi ve bagimsizlik yanlilari öldürüldü. Bir sürü insan kisisel trajedilerle savaslarda, mahkemelerde, sürgünlerde can verdi. Aileler parçalandi, kaderler dagildi ve sonuçta insanlik, varolusunun en büyük firsatlarindan birini kaçirdi.

      Amcam Hamlet, bir yaniyla kurulusu Sovyet Devrimi'nin gölgesinde kalan bir ulusun tarihi, bir yaniyla da canini kurtarmak için ülkesinden kaçmak zorunda kalan insanlardan birisinin, yazarin babasi Ejder Babazade'nin romanidir.
Məlumat "www.resulzade.org" saytından götürülmüşdür.

Dalğa GH bloqu üçün rəy sistemi qurduğuna görə dostumuz Cavid Ağa'ya təşəkkürlər.